|
komunistdunya.org |
|
|
|
Son Yazlar |
|
|
|
|
Devrimci Bülten Sayý 74 (2) |
|
|
TÜRKÝYE’NÝN “BARIÞ PINARI OPERASYONU” VE “BÜYÜK FOTOÐRAF” K. Erdem
Bir olayýn analizinde en büyük tehlike, olayýn anlýk yapýsýna fazla takýlarak “büyük fotoðrafý” yani genel stratejik iliþkilerin yapýsýný unutmak ve gözden kaçýrmaktýr. Bu tehlike bugün Türkiye’nin Suriye’deki ama özellikle de Rojava’daki operasyonu için fazlasýyla geçerlidir.
Gözlerimizin önünde cereyan etmesine karþýn, olaylarýn karmaþýk yapýsýndan dolayý kimse tam olarak ne olduðunu anlamamaktadýr. Gerçekten ABD Baþkaný Trump Suriye’den çýkmak mý istemektedir yoksa bir oyun ya da tuzak mý peþindedir? Bu sorunun cevabý stratejik iliþkilerin analizinde gizlidir.
Bu makalede bazý sorular sorarak ve bunlarý cevaplamaya çalýþarak “büyük fotoðrafý” ve bununla birlikte de Trump’ýn ne yapmak istediðini anlamaya çalýþacaðýz. Soracaðýmýz sorulara kýsa ve kestirme cevaplar vereceðiz ve ayrýntýlý analizlere girmeyeceðiz.
Soru-1: ABD Ortadoðu’da gerçekten ne yapmak istemektedir?
Cevap: Ýran rejiminin yýkýlmasý stratejik perspektifinde Suriye’de taktik düzenleme yapmaktadýr.
Soru-2: Suriye’deki taktik düzenleme ile Ýran rejiminin yýkýlmasý arasýnda ne tür bir iliþki vardýr?
Cevap: Trump’a göre kendisininden önce, ABD ve müttefiklerinin Suriye’de kurmuþ olduklarý siyasi ve askeri iliþkiler yanlýþtýr ve bu iliþkiler Ýran rejiminin yýkýmýný sürekli ertelemektedir. Üstelik bu ertelemeyi Ýran-Rusya bloku, Türkiye’yi Suriye’ye kýsmi olarak çekerek yapmaktadýr. Amaç Türkiye’nin yönünün Kürtler ile ittifaklýk iliþkisi geliþtiren ve Rojava’yý Ýran rejiminin yýkýmý için bir atlama tahtasýna çevirmek isteyen Batý ve Kürtlere dönmesini saðlamaktý. Bunun için Türkiye’nin Suriye’ye müdahalesine yeþil ýþýk yakýldý ve onunla Suriye’de güvenli bölgeler oluþturuldu. Bu taviz Türkiye ile ABD ve müttefikleri arasýndaki çeliþkileri derinleþtiren bir etki yaparak,Ýran-Rusya-Suriye blokunu bir dereceye kadar rahatlatýyordu. Ýþte Trump önce Rojava’da Kürtlere dayanarak istikrarlý bir bölge kurma ve buradan hareketle PKK’yi Ýran’a karþý kullanma politikasýnýn,Türkiye’nin mevcut Kürt politikasýndan dolayý mümkün olmadýðý sonucuna ulaþtý. Rojava’nýn korunmasý politikasý, Batý’nýn Ýran politikasýnýn iflas etmesine neden olmaktadýr. Trump özellikle Obama döneminde uygulanan bu politikayý deðiþtirmektedir (ileride bu noktaya tekrar döneceðiz).
Soru-3: ABD’nin Ýran rejiminin yýkýlmasý politikasýnda Türkiye ve Kürtlerin durumu niçin önemlidir?
Cevap: Batý’nýn ama özellikle de ABD’nin Ýran stratejisinde yani Ýran rejiminin yýkýlmasý sýrasýnda Türkiye’nýn sýkýca Batý’ya baðlanmasý yok eðer bu mümkün deðilse Ýran’dan tecrit edilmesi son derece önemlidir. Türkiye’nin Kürt sorunundan dolayý Ortadoðu’da statükoyu direk ya da dolaylý olarak Ýran ile korumasý Batý’nýn Ýran politikasýný olumsuz etkileyecektir ki bugün bu tespitin doðruluðu görülmektedir. Türkiye’nin AB üyeliðinin önünün açýlmasý ve AB üzerinden Batý’ya baðlanmak istenmesinin nedenlerinden bir tanesi de Batý’nýn Ýran rejimini yýkma politikasýydý.
Bir baþka açýdan ayný durum Kürtler için de geçerlidir. Ýran rejiminin yýkýlmasýnda ve yerine kurulacak yeni rejimin istikrarýnýn korunmasýnda Batý ile müttefilik içinde olan Kürtler temel bir yere sahiptir. Bu nokta Irak’ta denenmiþ ve önemli bir sonuç alýnmýþtýr. Ýþte bu perspektifle Batý PKK’ye çengel atmýþ ve onu kendi Ýran politikasý doðrultusunda kullanmak istemiþtir.
Soru-4: Türkiye Batý’nýn Ýran politikasýný nasýl boþa çýkarttý?
Cevap: Türkiye’nin Batý’nýn Ýran politikasýný boþa çýkarmasýnýn altýnda Türk iç politikasýnda yaþanan tarihsel kýrýlma yatmaktadýr. Bu tarihsel kýrýlma ilk baþlarda Batý tarafýndan görülmemiþ ya da görülememiþtir. AKP’nin kendisini önce Batý yanlýsý göstererek ve aldatma politikasý uygulayarak içeride Kemalist Ordu’yu bastýrarak iktidarýn iplerini ele geçirmesinden sonra, alttan alta Batý ile olan stratejik iliþkileri taktik iliþkiler düzeyine getirmiþ ve bu Batý’dan bu uzaklaþmayý Rusya ve Çin ile taktik bir yakýnlaþma ile dengelemiþtir. Bu politika ayný zamanda Batý’nýn Suriye’de Kürtler ile ittifaklýk geliþtirerek Rojava’yý güvenli hale getirmesinin de sonu olmuþtur. Bu politikada ýsrar etmenin sonucu ise Batý için sadece zaman kaybý olacaktýr. Obama döneminde uygulanýlan Rojava’yý güvenli hale getirerek ve ona dayanarak Ýran rejiminin yýkýlmasý politikasý, Türkiye’nin Batý’dan AKP ile stratejik olarak kopmasýndan dolayý çýkmaza girmiþtir.
Soru-5: Yeni ABD Yönetiminin Erdoðan ve AKP’ye bakýþý nasýldýr?
Cevap: Türkiye’ye raðmen Rojava’nýn Batý tarafýndan korunmasýnýn Batý’nýn temel stratejik hedefinden sapmasýna neden olduðunun Trump (daha çok danýþmaný olan Henry Kissinger) tarafýndan anlaþýlmasýndan sonra, Ýran rejiminin yýkýlmasý stratejik hedefi korunarak yeni bir taktik düzene geçildi. ABD yönetimindeki bu yeni taktik düzenleme ve yönelimin temeli, AKP ve Türkiye’deki yeni rejimin uluslararasý iliþkiler içerisine tarihsel konumlanmasýnýn yeni bir analiz üzerine oturmuþ olmasýdýr. Obama döneminin hatasý AKP’nin stratejik olarak hala daha kazanýlabilecek olmasý üzerine otururken, Trump AKP’nin Batý’dan stratejik olarak koptuðunu kabul etmesi üzerine oturur. Ama Trump-Kissinger ikilisine göre, AKP Batý’dan stratejik olarak kopmuþtur ama Rusya ve müttefikleriyle de stratejik iliþki geliþtirecek durumda deðildir. Erdoðan Türkiyesi’nin Stratejik Denge Konumu politikasý uyguladýðýný ve bu durumun Rusya ve müttefikleriyle de çatýþma potansiyelini içerdiðini ve de bu durumun çok kritik bir dönemde (örneðin Ýran rejiminin yýkýlmasý durumunda) Türkiye’nin tecritine olanak saðlayabileceði anlayýþýnýn yeni ABD yönetiminde geliþmesine neden olmuþtur. Trump-Kissinger ikilisi, Obama yönetiminden farklý ve doðru olarak Erdoðan yönetiminin karakterini daha gerçekçi olarak deðerlendirmiþlerdir. Bu durum belirli bir süreden beri ABD’nin kilitlenmiþ Ortadoðu politikasýný açan bir yapýya sahiptir ve orta dönemde Ýran rejiminin yýkýlmasýna neden olabilecektir.
Soru-6: Türkiye’nin Batý’dan AKP ile stratejik olarak kopmasýnýn ABD ve müttefiklerinin Ýran politikasý üzerindeki olumsuz etkilerini Trump nasýl gidermek istemektedir? Baþka bir þekilde sorarsak: Ýran rejiminin yýkýlmasýnda ABD Türkiye’ye karþý nasýl bir politika izlemek istemektedir?
Cevap: Yeni ABD yönetiminin yeni Türkiye analizi,Ýran rejiminin yýkýlmasý sýrasýnda Türkiye’nin Ýran’dan TECRÝT edilmesine dayanamaktadýr. Yani Ýran’dan uzak tutulmasýna ve PJAK-PYD güçleri Ýran’a karþý tam seferber olurken,bu güçlere karþý Türkiye’nin ikinci bir cephe açmamasýna dayanmaktadýr. Peki bu nasýl olacaktýr?
Türkiye’nin Ýran ile birlikte bu güçlere ikinci bir cephe açmamasý ya da açamamasýnýn saðlanmasý yeni ABD yönetimine göre Türkiye’nin baþka güçler ile içeride ve dýþarýda meþgul edilmesi ve ayný zamanda Türkiye üzerinde aðýr bir ekonomik ambargonun uygulanmasýyla mümkündür. Tecrit politikasý sert,yumuþak ve taviz politikalarýnýn akýllýca birleþtirildiði bir taktik planlar sistemi etrafýnda örülmek istenmektedir.
Soru-7: Türkiye hangi baþka güçler ile meþgul edilecek?
Cevap: Askeri olarak PKK, Suriye devleti, IÞÝD. Siyasi ve diplomatik olarak da AB,Ýngiltere,Çin, Güney Kürdistan Yönetimi,yine ABD’nin kendisi ve eðer Türkiye Suriye’de yanlýþ hareket ederse Rusya ile. Buradaki ince nokta ABD yönetiminin PYD ile YPG’den farklý olarak PKK’yi ele almasý ve Türkiye ile savaþta PYD-YPG güçlerinden ziyade PKK güçlerinin savaþmasýný saðlayarak Merkezi PKK’nin zayýflamasýna çalýþmaktadýr. Çünkü aksi taktirde PYD ile YPG’yi tam olarak kendisine baðlayamayacaktýr (tekrar döneceðiz bu konuya).
Soru-8: Türkiye bu güçler ile NASIL meþgul edilecek?
Cevap: Bunun tek bir olanaðý var ve bu olanak Suriye’de bulunmaktadýr. Trump Erdoðan’ýn Suriye’de ama özellikle de Rojava bölgesinde güvenli bölge kurma ve burayý pratikte Merkezi Suriye devletinden koparma amacýný bildiði için,Türkiye’yi baþka güçler ile karþý karþýya getirmenin yolunun PKK’nin Rojava’dan kýsmi olarak çekilmesinden geçtiðini anlamaktadýr. Çünkü Türkiye,PKK ve Suriye devletini karþý karþýya getirmek için Suriye’de “bir boþluk yaratmak” gerekmektedir ve bu boþluðun doldurulmasý için de taraflarý rekabete sokmak gerekmektedir. ABD’nin bunu yapabilmesinin tek yolu da kontrol ettiði Rojava bölgesidir. ABD ancak Suriye’de hakim olduðu Rojava bölgesinde bunu yapabilir.
ABD Merkezi PKK yönetiminin Rojava’nýn bir kýsmýnýn Türkiye’ye verilmesine karþý olduðunu bilmektedir ve tek Suriye devletini deðil PKK’yi de Rojava’daki bu hamle üzerinden yoðun bir þekilde Türkiye ile karþý karþýya getirmektedir.
Ama ABD bu hamle ile siyasi ve diplomatik olarak AB ile Ýngiltere’yi de Türkiye ile karþý karþýya getirmiþtir. Çünkü Obama döneminde ABD ile AB’nin PKK ve PYD ile kurmuþ olduðu iliþkilerin çerçevesini deðiþtirerek, AB ile Ýngiltere’nin politikalarýný boþa çýkartarak (çünkü eski çerçeveden yeni ABD yönetimi çekilmiþtir) onlarý da siyasi ve diplomatik olarak Türkiye ile karþý karþýya getirmiþtir. Böylece Türkiye, askeri olarak PKK,IÞÝD ve Suriye, ABD,AB,Ýngiltere Suriye’de yanlýþ hareket ederse Ýran, Rusya ve Çin ile de siyasi ve diplomatik olarak gerilimli bir sürece girecek ve de bunlarý tamamlayan unsur olarak da yýkýcý ABD ekonomik yaptýrýmlarýna maruz kalacaktýr. ABD yönetimine göre bu çerçeve Türkiye’nin Ýran rejiminin yýkýlmasý sýrasýnda hareketsiz kalmasý için yeterlidir.
Yeni ABD yönetimine göre, Ýran rejimi yýkýldýktan sonra,Esad rejiminin yýkýlmasý daha kolay olacaktýr. Aslýnda genel ABD politikasýnda Ortadoðu’da deðiþiklik metodtadýr. Ýran ve Suriye rejimlerinin orta vadede bu yýkýlmalarý Rusya ve Çin için büyük bir darbe olacaktýr.
Soru-9: ABD Türkiye’nin Rojava’da ne kadar ilerlemesini istemektedir?
Cevap: Hiç kuþkusuz bütün Rojava’nýn Türkiye tarafýndan ele geçirilmesi taraftarý deðildir. Çünkü bu durum Ýran politikasýný sekteye uðratýr. Bundan dolayý Trump Erdoðan’ý tehdit ederek belirlenen sýnýrlarýn dýþýna çýkmasýný istememektedir. ABD’nin Ýran politikasý için,Suriye’de PJAK-YPG için güvenli bir bölgeye ihtiyaç vardýr ve bu bölge Rojava’nýn neredeyse yarýsýdýr. ABD’nin oluþumuna yardým ettiði ve düzenli ordu durumuna getirdiði YPG aslýnda PJAK’týr. Trump Rojava’yý Türkiye ve PYD arasýnda paylaþtýrarak,bir yandan Türkiye ile diðer güçlerin çatýþmasýnýn yolunu açmýþ, Rojava’nýn geri kalanýný da Ýran politikasý için “atlama tahtasý” yapmýþtýr.
ABD PYD ile YPG’yi savunmasýz býrakarak, siyasi olarak deðil ama askeri olarak Suriye devletine yanaþmasýný ve birlikte Türkiye’ye karþý cephe almasýný saðlamak istemektedir. Zaman içerisinde de savaþý PKK-Suriye ile Türkiye savaþýna çevirerek,YPG’yi aradan çekmek istemektedir.
Soru-10: ABD’nin bu politikalarýný Türkiye,Rusya,Ýran ve Suriye cephesi nasýl görmektedir?
Cevap: ABD’nin bu taraflarý çatýþtýrma planlarýndan herkes haberdardýr. Rusya Türkiye ile Suriye devleti arasýnda bir çatýþma olmamasý için girmiþ ve her iki devlet arasýnda koordinasyon saðlamaktadýr. Türkiye de Suriye ile direk çatýþmamak için dikkat etmektedir. Taraflar ABD’nin bu hamlesini boþa çýkararak bölgede zayýflamasýný saðlamaya çalýþmaktadýr. Ama bununla birlikte de her güç,bu ABD taktiðinin boþa çýkartýlmasýnda kendi nüfuz alanýný geniþletmek için yararlanmak istemektedir.
Soru-11: PKK ABD’nin bu son hamlesinden sonra, Suriye-Ýran eksenine geçebilir mi?
Cevap: Evet geçebelir zaten Trump’ýn istediði de budur. Böylece Türkiye ile savaþmýþ olacak ve Türkiye’nin tecritine katýlmýþ olacaktýr. Ama hiçbir zaman PYD ile YPG’yi bu kampa götüremez ve bu güçler ABD’nin sýký kontrolü altýna girmiþtir. ABD hatta Kandil’in ezilmesinde Türkiye’ye destek vererek de bir yandan Türkiye’nin duygularýný okþayacak bir yandan da Merkezi PKK’yi ezerek PYD ile YPG’yi tam kendisine baðlayacaktýr. ABD’nin yeni yönetimi ile açmýþ olduðu bu süreç,PKK’nin 1999’dan daha büyük bir darbe yemesine neden olabilir ve özellikle de PKK’nin lider kadrosu büyük tehlike altýndadýr.
Soru-12: ABD Suriye’deki güçlerini nereye çekmiþtir?
Cevap: ABD buradaki güçlerin bir kýsmýný Kuzey Irak’a çekmiþ ve buradaki üslerin geniþletilmesine de hýz vermiþtir. Burada güçlü bir “Güvenlik Þemsiyesi” kurarak, YPG içerisine þu an gizlenmiþ olan PJAK’lýlarýn Rojava’dan Ýran’a ABD korumasýndaki bu bölgelerden geçmesini saðlamak istemektedir. Yine Ýran içlerinde eylem yapan PJAK’lýlar bir tehlike durmunda bu üslere sýðanabileceklerdir.
Soru-13: Trump Ýran rejimini yýkma politikasýný ne zaman uygulamaya sokmak istemektedir?
Cevap: Ýkinci defa seçildikten sonra. Þimdilik bunun alt yapýsýný Suriye’de oluþturmaktadýr. Ýkinci defa seçilmeden önce Ýran’ý yýkma politikasýna geçmeyecektir. Trump ikinci defa seçilebilmek için içerideki Yahudi lobisine ihtiyacý vardýr ve bu lobi de bu desteði Ýran rejiminin yýkýlmasý karþýlýðý verecektir. Kaldý ki iç politikadaki sýkýþmýþlýðýndan dolayý Trump’ýn bu lobiye her zaman ihtiyacý vardýr.
Soru-14: Trump’ýn bu politikasý boþa çýkarýlabilir mi?
Cevap: Kýsa dönemde Rusya-Ýran-Suriye blokunun Türkiye ile yakýn çalýþmasý ve Trump’ýn ABD’de baþkanlýk yarýþýný kaybetmesiyle boþa çýkarýlabilir. Ama orta ve uzun dönemde Türkiye ile Suriye arasýnda Suriye’deki iþgalden dolayý çatýþma potansiyeli her zaman olacaktýr. Rusya-Ýran-Suriye bloku,Türkiye’nin Rojava’da PKK’ye darbe vurmasýndan sonra çekilip,buralarý Suriye devletine býrakmasýný istemektedirler. Bu olmadýðý zaman iliþkiler zamanla gerilimli bir düzeye çýkacaktýr.
Soru-15: Trump Erdoðan’a gayrý ciddi ve diplomatik teamüllere aykýrý olan bir mektup niçin göndermiþtir?
Cevap: Bu ABD’nin bir savaþ hilesidir ve Erdoðan bu hileyi görmüþtür. Bu hilenin aynýsýný Bismarck III. Napolyon’a yapmýþtýr. Alman Konfederasyonu’nun desteðini Prusya devleti etrafýnda toplamak için bir dýþ gücün Almanya’ya tehditi gerekiyordu. Bismarck III. Napolyon’un Prusya saldýrmasýný saðlamak için ona göndermiþ olduðu bir mektubu bir Alman gazetesine sýðdýrarak Fransa’da iðfal yaratmýþ ve Fransa’nýn saldýrmasýný saðlamýþtýr. Bu saldýrýya Alman Konfederasyonu birlikte cevap vererek bugünkü Almanya kurulmuþtur (Kaynak: Henry Kissinger’in Diplomasi kitabý).
Erdoðan ve Danýþmanlarý hem Kissingeri hem de Trump’ý çok iyi tanýmaktadýrlar ve bu tür savaþ hilelerine karýnlarý toktur. Burada Trump’ýn amacý, Erdoðan’ýn bu tür bir taktiðe karþý güçlü tepki vermesini saðlamak ve ekonomik yaptýrýmlar için bahane elde etmektir. Erdoðan ister güçlü tepki versin ya da vermesin zaten TECRÝT politikasýnýn bir parçasý olarak bu ekonomik yaptýrýmlar olacaktýr.
Soru-16: Türkiye’nin Rojava’daki askeri operasyonunun AKP iktidarý üzerindeki etkileri ne olur?
Cevap: Türkiye Rojava’da iþgalci olarak kalýrsa bir tür yeni Kýbrýs sorunu yaratmýþ olur ve bu sorun eski Kýbrýs sorunundan 20,30 ve hatta 50 kat daha büyüktür. Zamanla AKP’nin dýþ politikada bir çok yönden baský altýna alýnmasýna neden olacaktýr. Bunun ise iç politikada köklü sonuçlarý olacaktýr. Bunlardan ilki, içeride AKP’nin korkunç bir diktatörlüðe geçmesi ve bütün muhalefeti bastýrmasý olacaktýr. HDP’nin maruz kalmýþ olduðu baskýya zamanla CHP de maruz kalacaktýr. AKP dýþarýda yayýldýkça içeride katý olmak zorundadýr. Türkiye’nin Suriye’deki iþgali AKP iktidarýnýn ömrü üzerinde kýsaltýcý etkide bulunacaktýr. Ama þu anki durumuyla eðer bir mucize olmaz ise AKP en az 15-20 yýl iktidardadýr.
Soru-17: AKP’nin genel olarak dýþ politikasýyla iktidarýnýn ömrü arasýnda nasýl bir iliþki bulunmaktadýr?
Cevap: Bir hareketin siyasi hedefleriyle elinde bulundurduðu olanaklar arasýnda teorik olarak genel bir iliþki söz konusudur. Bu oranlarý bozduðu her anda politik zayýflýklar yaþamasý kaçýnýlmazdýr. Kendi açýsýndan AKP’nin temel hedefi, kendi yeni rejimini kurumsallaþtýrmaktýr. Bunu ise ancak doðru bir dýþ ve iç politika ile yapabilir. Eðer AKP Ortadoðu’da Kürt sorununda statükoyu koruma politikasýný doðru ve güçlü bir þekilde uygularsa yani Türkiye,Suriye,Irak ve Ýran arasýnda güçlü bir ittifak sistemi oluþturabilirse bunu yapabilir. Bu ise baþta Suriye’de rejim deðiþikliði peþinde koþmadan ve bu ülkede iþgal ettiði yerlerden çekilmesiyle mümkündür. Ýdeolojik ve siyasal karakterinden dolayý AKP bu politikadan çok uzaktadýr ve Suriye’de iþgal ettiði bölgeleri zamanla Esad rejiminin devrilmesinde destek noktalarýna çevirmek istemektedir.
Küresel sistemdeki üç temel kampýn en az ikisi birlikte hareket ederse diðer kampýn etkilerini zayýflatabilirler ve politikalarýný boþa çýkartabilirler. Hiçbir kamp tek baþýna bunu yapacak durumda deðildir. Bundan dolayý Erdoðan ancak Rusya-Çin-Ýran-Suriye kampý ile güçlü iliþkiler kurabilirse ve bu iliþkileri Kürt hareketini bastýrmada kullanabilirse iktidarýnýn ömrünü uzatabilir ki, bunun koþullarý da Esad rejimini devirmekten vazgeçmesi ve Suriye’de iþgal ettiði bölgelerden çekilmeye baðlýdýr.
Ýttifak sistemleri tek dýþ deðil “iç düþmanlar” için de kurulmuþ sistemlerdir ve bu ikisi arasýndaki iliþkiyi yanlýþ kuranlar bunun bedelini öderler.
Soru-18: Türkiye ile Suriye’nin bir tarihsel anlaþma yapma ve barýþma olanaðý var mýdýr?
Cevap: AKP iktidarý döneminde Türkiye ile Suriye arasýnda bir tarihsel anlaþma olanaðý yoktur. AKP’nin ve Erdoðan’ýn peþine takýlan Ulusalcýlar her ne kadar bunu isteseler de bu mümkün deðildir. Her iki rejim arasýndaki tarihsel bölünme kapanmayacak türdendir. Orta dönemde ya Erdoðan rejimi yýkýlacak ya da Esad rejimi yýkýlacaktýr ve de Türkiye Devrimci-Demokratik Hareketi, bu tarihsel çeliþkiden yeni bir Demokratik Cumhuriyet hedefiyle sonuna kadar yararlanacaktýr!
|
|
|
|
|
|
|
|
|