 |
Devrimci ve Demokratik Kamuoyuna |
 |
 |
 Proleter Devrimciler Koordinasyonu yeniden yapýlanma çerçevesinde, Türkiye ve dünya genelinde yaþanan deðiþimleri de göz önünde bulundurarak, ileri kadrolarýn katýlýmýyla yapmýþ olduðu bir toplantý sonucunda adýný, merkezi yayýn organýný ve amblemini deðiþtirmiþ ve de bir dizi yeni kararlar almýþtýr.
Demokratik Halk Hareketi (DHH), Proleter Devrimciler Koordinasyonu’nun ve merkezi yayýn organý Demokratik Birlik ise Devrimci Bülten’in ideolojik, politik ve tarihsel olarak devamýdýr.
Demokratik Halk Hareketi, sýnýfsýz ve sömürüsüz bir toplum olan komünist toplumu tarihsel olarak hedefleyen ve bu temelde bir mücadele çizgisine sahip olan bir politik örgüttür. Bu tarihsel perspektif ýþýðýnda Türkiye’de, mücadelenin bütün aþama (örgüt-parti-iktidar-toplumsal inþaa) ve düzeylerini (ideolojik-politik-örgütsel-askeri), toplumsal mücadelenin ihtiyaçlarý ölçüsünde yerine getirme iddiasýný taþýr.
Demokratik Halk Hareketi, bu zorlu tarihsel görevin yerine getirilmesinde hem uluslararasý alanda hem de ulusal alanda, devrimci ve demokratik hareketin genel tecrübesi ve bilgisine dayanmanýn ve de bu kaynaklardan güç almanýn öneminin farkýndadýr. Hem uluslararasý hem de ulusal alandaki farklý devrimci-demokratik geleneklerin bir sentezine dayanan bir anlayýþýn mirasçýsý olma iddiasýndadýr. Özellikle ideolojik ve politik olarak, dünya devrimci hareketi içerisinde Marx, Engels, Lenin, Gramsci ve Abdullah Öcalan’ýn (MELGA) fikirlerinden esinlenen ama bu fikirleri de eleþtirel süzgeçten geçirerek kabul eden bir anlayýþa sahiptir. DHH yalnýzca Marksizmi savunur ve farklý liderlerin tarihin farklý dönemlerinde farklý sorunlar etrafýnda bu sisteme yapmýþ olduðu katkýlarý kabul etmekle birlikte, bu katkýlarýn Marksizm dýþýnda farklý bir sistem oluþturduðunu kabul etmez.
Demokratik Halk Hareketi, dünya devrimci hareketi içerisindeki farklý geleneklerden esinlenmeyi, eklektisizm ve dogmatizm yanýlgýsýna düþmeden gerçekleþtirme iddiasýnda olup, dayandýðý geleneklerden elde ettiði ilkeleri, yaratýcý bir þekilde Türkiye’nin özgül ve somut koþullarýna uyarlama iddiasýndadýr. Bundan dolayý hiçbir geleneðin ideolojik yapýsýný ne olduðu gibi kabul eder ne de bunu olduðu gibi reddeder. Sadece eleþtiri süzgecinden geçirerek, olumlu ve olumsuz yanlarýný birbirinden ayýrarak, kendi mücadelesine kanalize eder.
Bu yöntem temelinde, bilimsel sosyalizmin kurucularý olan Marx ile Engels’i kendi evrensel dünya görüþünün temel ekseni olarak kabul eder. Özellikle bu iki düþünürün teorik çalýþmalarýnýn, ama özellikle de Kapital kitabýnýn, devrimci hareket için kapitalizmden komünizme geçiþ sürecinde bir kutup yýldýzý niteliðine sahip olduðunu kabul eder.
Demokratik Halk Hareketi, Ekim Devrimi’ne büyük bir önem vermekle birlikte, bu devrime ve bu devrime önderlik eden Lenin ve Bolþevizm’e büyük bir eleþtirel yaklaþým içerisindedir. Devrimci hareketin tarihinde bu devrimin, Paris Komünü’nden sonra ilk büyük deneyim olmasý, birçok eksikliðin ve yanlýþlýðýn da kaynaðýný oluþturmuþtur. DHH Lenin’in Marksizm teorisinin geliþtirilmesinde bazý çok önemli çalýþmalarýný (örneðin devrimci parti öðretisi gibi) kabul etmekle birlikte, Lenin’in birçok yanlýþ düþünce ve fikirlerini de reddeder. Leninizm ve Bolþevizm’i Marksizm’den küçük-burjuva bir sapma olarak mahkum eder.
Devrimci hareket çoðu zaman, uðruna mücadele ettiði sýnýflarýn tarihsel doðalarýna uygun olmayan bir deðerler sistemine sahip olmuþtur. Bu eksik ve yanlýþ deðerler sisteminin oluþmasýna neden olan durum ise, kapitalizmin tarihsel çerçevesini yeterince bilince çýkaramama ve bu temelde yanlýþ bir sosyalizm-komünizm teorisine sürüklenme anlayýþýdýr. Aslýnda Marx ile Engels'ten beri bu sorun, sürekli güncelliðini korumuþ ve neredeyse çözümlenmemiþ bir sorundur.
Proleter Devrimciler Koordinasyonu’nun 1995 yýlýnda kurulmasýnýn üzerinden yirmi beþ yýl geçmiþtir. Bu zaman zarfýnda ideolojik, politik ve örgütsel yapýmýzda büyük deðiþiklikler olmuþ ama özellikle de ideolojik çizgimiz, ilk ortaya çýktýðýmýz dönemdeki yapýsýndan çok farklý bir düzeye evrilmiþtir. Gerek Devrimci Bülten’de gerekse de kitap ve broþür çalýþmalarýnda da farkedileceði gibi, 1995’ten beri yaptýðýmýz teorik çalýþmalarýn sonuçlarý, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ýn geliþtirmiþ olduðu Demokratik Modernite teorisiyle büyük yakýnlýðýnýn olduðunu göstermiþtir. Örgütümüz Demokratik Modernite teorisi noktasýnda Sayýn Abdullah Öcalan’a da bazý eleþtiriler getirmektedir. Özellikle bu teorinin Marx’ýn Kapital’i ile teorik baðlantýsýnýn zayýf oluþu, bu teorinin potansiyelinin zayýf kalmasýna ve hatta bazý programatik ve stratejik ile taktik sorunlarda önemli sorunlara neden olmaktadýr. Örgütümüz Demokratik Modernite teorisinin bazý sorunlarýný kendi yaratýcý teorik çalýþmalarýyla giderme anlayýþý ve gayretindedir. Ama bu eksiklikler Sayýn Baþkan’ýn geliþtirmiþ olduðu Demokratik Modernite teorisinin büyüklüðünü ortadan kaldýrmaz.
DHH’nin Kurucu Toplantýsý Demokratik Modernite’nin on iki temel ilkesini belirlemiþ ve bu ilkeleri kendi ideolojik çizgisinin temel sütunlarý olarak kabul etmiþtir. Bu ilkeler: Özgürlük, Eþitlik, Kardeþlik, Laiklik, Feminizm, Yurtseverlik, Demokratik Özerklik, Barýþ, Ekolojik Toplum, Kamuculuk, Enternasyonalizm ve Sosyalizm’dir.
Bugün çok daha disiplinli bir ideolojik ve politik yapýya sahibiz. DHH Kuruluþ Toplantýsý’nda, bugüne kadarki teorik çalýþmalarýn sonuçlarýný içeren ve örgütün ideolojik, politik, örgütsel ve askeri çizgisinin temel ilkelerinin belirlendiði “Ýlkeler ve Manifesto” adýnda bir kitap çalýþmasýnýn yapýlmasý kararýný almýþ ve bununla ilgili olarak bir komisyon görevlendirmiþtir.
Komisyon bu kitap çalýþmasýný yine Kuruluþ Toplantýsý’nýn kabul ettiði ve onayladýðý Demokratik Modernite teorisine göre yapacaktýr. Bu kitap çalýþmasý tamamlandýðýnda ve ileri kadrolarýn katýldýðý bir toplantýda da onaylandýktan sonra, devrimci ve demokratik kamuoyu ile paylaþýlacaktýr.
DEMOKRATÝK HALK HAREKETÝ
Yeni siteye gitmek için www.demokratikbirlik.org'a týklayýnýz.
|
 |
|
|
|
![]](themes/crookedred/images/whiter.gif)
